Neden Finlandiya?

15.6.2024
Paylaş

Finlandiya, yıllar boyunca eğitim alanında birinci ve dünya çapında örnek gösterilen bir ülke olmuştur. PISA (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) sonuçlarında son yıllardaki düşüşüne rağmen dünya genelinde örnek alınan ve merak edilen bir ülke olmaya devam ediyor. Finlandiya, nasıl oldu da eğitimde bir numara olmayı ve bu ilgiyi istikrarlı bir şekilde korumayı başardı?

Finlandiya'nın eğitimdeki bu başarısının ardında yüksek kaliteli öğretmen eğitimi, öğretmenlerin özerkliği, ebeveynlerin öğretmenlere duyduğu koşulsuz güven ve tüm öğrencilerin eşit eğitim hakkına sahip olması gibi birçok etken bulunuyor. Ayrıca, Finlandiya'nın üst üste yedi kez dünyanın en mutlu ülkesi seçilmesi, eğitim sistemindeki bu başarıların toplumsal mutluluğa olan katkısını da gösteriyor.

Finlandiya’da eğitim sisteminin merkezinde öğrenci vardır. Her öğrenci, bireysel ilgi alanları ve yeteneklerine göre yönlendirilir. Dersler, öğrencilerin merakını uyandıracak, yaratıcılıklarını ve eleştirel düşünme yeteneklerini geliştirecek şekilde işlenir. Bu, öğrencilerin derse olan ilgisini artırır ve onları daha aktif öğreniciler haline getirir.

Finlandiya'da öğretmenler, titiz bir seçim sürecinden geçer ve yüksek lisans düzeyinde eğitim alır. Bu süreç, öğretmenlerin hem akademik hem de pedagojik açıdan en üst düzeyde olmalarını sağlar. Ayrıca, öğretmenler sürekli mesleki gelişim olanaklarıyla desteklenir. Öğretmenler kullanılacak kaynak, takip edilecek öğretim metodu, verilecek ödev ve sınav sayısı gibi konularda diledikleri kararı almakta özgürdür. Bu yüksek standartlar, öğretmenlerin öğrencilerle etkili bir şekilde iletişim kurmalarını ve onların bireysel ihtiyaçlarına uygun eğitim sunmalarını sağlar.

Finlandiya’da eğitim, herkes için eşit ve ücretsizdir. Özel okullar neredeyse yoktur ve devlet okullarıyla aralarında çok küçük uygulama farkları vardır. Özel okullarda çıkabilecek eğitim ücretini devlet karşılar. Bu, her öğrencinin aynı kalitede eğitim almasını sağlar. Her öğrenci, evine en yakın okula gider; bu nedenle okul servisleri kullanılmaz. Dünyanın en güvenli ülkelerinden biridir ve çocuklar okullara kendi bisikletleriyle ya da yürüyerek gider. Bu durum onlara özgüven ve birey olma bilinci kazandırır. Ayrıca, her öğrenciye ücretsiz öğle yemeği sağlanır. Bu, öğrencilerin sağlıklı beslenmesini ve okul gününü daha verimli geçirmelerini sağlarken ebeveynlerin de beslenme çantası hazırlama yorgunluğunu ortadan kaldırır.

Finlandiya, eğitim programlarını sürekli yenileyerek çağımızın gereksinimlerine uygun hale getirir. Kodlama, bilişim teknolojileri, girişimcilik ve yabancı dil eğitimine büyük önem verirler. Özellikle girişimcilik dersleri, öğrencilerin yenilikçi düşünme, problem çözme ve risk alma yeteneklerini geliştirir. Bu, öğrencilerin kendi iş fikirlerini hayata geçirmelerine ve gelecekteki iş hayatlarında başarılı olmalarına yardımcı olur. Ayrıca, Finlandiya'da ev ekonomisi dersleri cinsiyet gözetmeksizin herkese öğretilir. Tahta kesmekten ateş yakmaya, odun kırmaktan dikiş dikmeye, çamaşır bulaşık yıkamaktan yemek pişirmeye kadar her şey bu derslerin bir parçasıdır. Bu, öğrencilerin günlük yaşam becerilerini geliştirmelerini ve cinsiyet rollerine dayalı ayrımcılığı azaltmalarını sağlar.

Finlandiya’da ders programlarının saatleri ve içerikleri esnek olup, öğrencilerin bireysel ihtiyaçlarına göre belirlenir. Günde kaç saat ders görecekleri, haftanın programı, hatta okulun kaç yıl süreceğine dair kararlar bile öğrencilerin planlamasına bağlıdır. Bu esneklik, öğrencilerin öğrenme sürecine aktif katılımını sağlar ve onların sorumluluk bilincini artırır.

Finlandiya’da öğrencilerin okul dışında geçirdiği zaman da eğitimlerinin bir parçası olarak görülür. Ders dışı etkinlikler ve hobiler, öğrencilerin kişisel ilgi alanlarını ve yeteneklerini geliştirmelerine olanak tanır. Bu, öğrencilerin genel gelişimlerine katkıda bulunur ve onların daha dengeli bireyler olmalarını sağlar. Ayrıca, Finlandiya'da ulusal giriş sınavların olmaması, gelir adaletsizliğinin olmaması, meslekler arasında toplumsal hiyerarşi olmaması, öğrencilerin üzerindeki stresi minimum seviyeye indirir.

Finlandiya'da ebeveynler, öğretmenlere koşulsuz güven duyar. Bu güven, öğretmenlerin profesyonel yeterlilikleri ve eğitim sistemine olan inançtan kaynaklanır. Ebeveynler, çocuklarının en iyi şekilde eğitim aldığına inanır ve bu inanç, eğitim sürecini olumlu yönde etkiler.

Finlandiya’nın başarı hikayesi, eğitim uygulamaları ve hatalarından çıkardıkları dersler örnek alınarak doğru adımlar atıldığında, Türkiye için de eğitimde liderler arasında olmak ulaşılabilir bir hedef olabilir. Birbirlerine coğrafi olarak bu kadar yakın olan iki ülkenin vizyon ve misyonlarını senkronize etmek aslında sanıldığından daha kolay ve keyifli bir süreç olabilir. Eğitimde yapılan her yenilik ve iyileştirme, toplumun genel mutluluğunu ve refahını artırarak, ülkenin her alanda gelişmesine yardımcı olacaktır.